Aslında bakan, hayır, ben onu daha yukarılara taşıyorum, bırakın “cumhurbaşkanı” adayı olsun.
Evet doğru okudunuz, yapay zekaya sahip robotlar milletvekili adayı, hatta bakan veya lider olabiliyor. İlk bakışta korkutucu veya şaşırtıcı gelebilir ama bir düşünün. Neden?
Yeryüzündeki en karmaşık yapı insan beynidir. İnsan beyni ile üretilen yapay zekalar ise insan beyninin tüm özelliklerini taşıyor ve üstün bir yapıya aday.
Bugün geldiğimiz noktada yapay zeka yorum yapabilmekte, toplanan verileri bir araya getirerek ortak bir veri sentezi oluşturabilmekte ve bunları öğrenerek insanlardan çok daha hızlı tahminlerde bulunabilmektedir.
Peki bu bize neyi gösteriyor?
Artık yapay zeka toplumların yönetiminde yer alabilir!
Büyük Veri, yapay zekanın başarıya ulaşması için gerekli olan temel taşlardan biridir. Düşünün ki bu bilgiler kamu yönetiminde yapay zeka tarafından işleniyor ve kontrol ediliyor. Ne olacağını düşünüyorsun?
Büyük veriye hakim olan, dünyaya hakim olur!
İnsanlığın yaklaşık on bin yıllık yazılı tarihi boyunca üretilen bilgiler, fotoğraflar, metinler, görseller ve her türlü içerik, 60 saniye gibi kısa bir sürede dünyanın internet ağlarında akmaktadır. Milyonda bir artık insanlar tarafından kontrol edilemiyor. Bırakın filtrelemeyi, analiz bile edilemez.
Ancak bu noktada yapay zeka, bu devasa veri akışını olağanüstü bir hızla kontrol etmeye ve analiz etmeye başlıyor. İşlenen bu bilgilerin tüm yaşam alanlarımızın yönetim ve yönetim süreçlerinde kullanıldığı bir dünya tarifi!
Akıllara durgunluk verse de bir hayalden ya da ütopik bir fikirden bahsetmiyorum. Şu anda birçok alanda uygulanmakta olan ve yakında tüm insanlığın hayatını şekillendirecek ve dönüştürecek bir uygulamadan bahsediyorum.
Bir şehri yönetmenin en değerli unsurlarından biri de elbette büyük veri ile donatılmış yapay zeka olacaktır. Çünkü yapay zeka insanlardan daha hızlı analizler yapabiliyor ve insanların neye ihtiyacı olduğunu kolayca belirleyebiliyor.
Ama bunu nasıl yapacaklar?
Bu da ancak bilgi sahibi olmak ve onu yönetmekle mümkündür. Çünkü bilgi güçtür. Bilgiyi yöneten toplumları da yönetir!
Örneğin bir bölge veya şehir için imar planı oluşturulacaktır. Yapay zeka, büyük veriyi kullanarak üs, ulaşım, hava ve coğrafi koşullar gibi her türlü parametreyi dikkate alarak ve gerçek yorumu yaparak planın nerede uygulanması gerektiğini belirleyecek.
Ayrıca bu tür hizmetler için kamu idaresi tarafından yapılacak hukuki çalışmaların yeri teşkil edecektir. Üstelik yapay zeka insanlardan çok daha üstün bir analiz düzeyine sahip olarak bize en doğru sonucu verecektir.
Modern bilgisayarlar artık yorumlama yeteneği olmasa bile verileri insanlardan çok daha iyi işleyebilir. Bireylerin veya kitlelerin ihtiyaçları nelerdir, hizmetlerin kalitesi veya eksiklikleri nelerdir ve ne tür durumlarda hangi sorunlarla karşılaşırız?
Örneğin bir bölgede yeni bir köprü yapılacak. Yapay zeka; “Bu köprü 10 metre daha güneye yapılmalı” diyecek. Evet, sadece 10 metre, kilometre değil.
Üstelik karar verici yapay zeka muhtemelen bölgede köprüye ihtiyaç olmadığını belirtecektir. Bunun yerine o bölgenin veya şehrin arka planda sürekli işleyip analiz ettiği veriler ışığında insanları farklı rota alternatiflerine yönlendirebilecektir.
İşlediği bilgilere göre hangi zaman dilimlerinde trafik yoğunluğunun olduğu, hangi yolların varış noktasına daha hızlı ve güvenilir ulaşım sağladığı bu bilgileri sunabilecektir. Böylece gereksiz bir yatırımın önüne geçilecek ve trafik sorununa uygulanabilir bir çözüm üretilecektir.
Yapay zeka, geofencing ve çok yakın gelecekte sayıları artacak olan insansı robotlar ile geliştirilen semantik medya, büyük bilginin kılcal damarlarıdır.
Büyük veri kılcal damarlara sahiptir ve şimdiye kadar bu kılcal damarları bilgisayarlar, akıllı telefonlar, semantik medya, coğrafi çit ve diğer uygulamalar olarak sınıflandırdık. Dijitalleşmenin artmasıyla daha da değerli hale gelen Geofencing, insanların ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunmada büyük bir değere sahiptir. Özellikle konum ve kişi bazlı bilgilere ihtiyaç duyan reklam ve pazarlama dünyası için.
Günümüzün en değerli kılcal damarları yapay zeka ile donatılmış insansı robotlardır!
Bu robotlar, sosyal medya, anketler ve çok çeşitli ölçüm ve tespit formülleri aracılığıyla insanların iş dünyasından sosyal yaşamlarına, beklentilerine, talep ve isteklerine kadar her şeyi belirleyebiliyor.
Peki bunu nasıl yapıyorlar? Elbette “dijital ayak izlerimiz” sayesinde.
Evet, tıpkı karda ya da kumda yürürken bıraktığımız ayak izlerimiz gibi. İnternette yaptığımız aramalar, kullanım alışkanlıklarımız, verdiğimiz konu, erişim izinleri gibi pek çok şey dijital dünyada iz bırakıyor. Bu bilgiler her zaman saklanır ve siz unutsanız bile büyük bilgileri unutmaz.
Bu doğrultuda yapay zeka, dijital kanalları kullanarak insanları dinleyecek, anketlere dayalı ölçümler yapacak ve elde ettiği verileri analiz ederek ihtiyaçları net bir şekilde belirleyecek. Dolayısıyla ihtiyaçlar için net bir planlama oluşturacaktır.
O zaman kullanılan ekipmandan, maliyetten ve zamandan tasarruf edilecek ve yapay zekalar ülke ekonomisine katkıda bulunurken insanlığa verimli hizmet sunulmasında etkin rol oynayacak.
Ayrıca sürekli şikayet edilen “bürokratik engelleri” ortadan kaldırarak kamu yönetimine hız ve işlerlik katacaktır.
Ülkenin tüm bölgelerinin ihtiyaçlarını bilen, bu ihtiyaçlar doğrultusunda projeler üreten ve yatırım planları geliştiren harika bir sistem!
Aradan çok zaman geçmeden, çok geçmeden büyük veri ile donatılmış yapay zeka sadece şehirleri değil, ülkeleri ve toplumları da yönetmeye başlayacak. Yönetim ve idari sistemlerimiz bu doğrultuda gelişecektir.
Belediye başkanı veya meclis üyesi seçmeyeceğiz, farklı toplulukların oluşturduğu yapay zeka algoritmaları büyük bilgilere değer verecek ve bizim için dijital yöneticiler ve bize en uygun yasalar geliştirecek.
Yönetim yapay zekaya emanet
Yapay zekanın parlamentoda yasama faaliyetlerine dahil olması, yürütme ve hatta yargıda da rol oynaması gerekiyor.
kitabım Ütopyaya dokunun Bu konuyu uzun uzadıya tartıştım. Bundan sonra belediye başkanları, milletvekilleri, bakanlar gibi kamu yöneticilerinin yerini yapay zeka alacak ve bence çok daha doğru yönetecek. Şunu da belirtmeliyim ki ben burada siyaset yapmıyorum, sadece geleceğe işaret ediyorum.
Dünyaya bakıldığında birçok ülke bu durumu kabullenmeye ve buna göre şekillenmeye başlamıştır. Bir süre sonra ister istemez tüm ülkeler yapay zekaya teslim olmak zorunda kalacak. Var olmayan ülkeler özünde yok olmaya mahkumdur diyebiliriz. Bu öncelikle şirketler için olacak.
Ne düşünüyorsun? Robotlar milletvekili adayı olacak mı?
instagram
heyecan
Facebook
bağlantılı
Youtube
digorajans.xyz